Birçoğumuzun aklında yıllardır “bir Güneydoğu Turu yapmak” vardır mutlaka. Hep merak edilen ama bir sebepten dolayı sürekli ertelenen bölge, ülkemizin kültürel anlamda en zengin yerlerinden biri. Taşı, toprağı, iklimi, yemekleri, kilisenin çan sesleri ve dar sokaklarıyla “ben buradayım!” diye haykıran büyüleyici şehir Mardin, bölgenin en görülesi ve gezilecek yerler bakımından en zengin şehri.
Öncelikle otuzu aşkın senedir Adana’da yaşayan bizler, yanıbaşımızdaki Mardin’i görmeyi neden bu kadar sene ertelediğimizi, Mardin’e gidince defalarca kendimize sorduk. Üstelik cevap alamadık ve hatta oldukça utandık. Biz yaptık, siz yapmayın diye anlatmak istedik.
Mardin’e gitmeden önce aklınıza gelebilecek bazı sorular için bu yazıyı hazırladık. Mardin Gezi Rehberi’mizden önce bu yazı kafanızda minik bir Mardin şablonu oluşturması dileğiyle diyor ve başlıyoruz 😀
Mardin Tarihi
Mardin’in burada 3 satırda anlatılacak bir tarihi yok tabiki. M.Ö. 50.000 yıllarında ilk yerleşim izlerine rastlanmış bir şehirden bahsediyoruz. Bırakın Türkiye’yi yüzlerce belkide binlerce medeniyetten geçmiş bir şehir. Kabaca 52.000 yıldır gezmemizi bekleyen Mardin’e 2 gün ayıramayan bizler çok büyük saygısızlık etmiş oluyoruz 🙂 Bu durum da utanmamız için çok önemli bir sebep daha sunmuş oluyor.
Mardin’e Kaç Gün Ayrılmalı
Daha önce de dediğimiz gibi Mardin gezilecek yerler bakımından çok zengin bir şehir. Burayı en rahat 2 tam gün ayırmak koşuluyla gezebilirsiniz. Gezinin ilk günü Eski Mardin bölgesi, Mardin tarihi sokakları, müzesi ve medreselerini, ikinci günü Mardin’e 1 saat 30 dk uzaklıktaki Midyat Mor Gabriel Manastırı, 40 dk uzaklıktaki Dara Antik Kenti’ni (ki şiddetle tavsiye ediyoruz) ve 20 dk uzaklıktaki Deyrulzafaran Manastırı’nı gezebilirsiniz. Biz 2 gece konaklamamıza rağmen çocuklarla geziyor olma faktörüyle bazı yerleri yetiştiremedik bile.
Mardin’de Çocuklu Seyahat
Tarihinden de anlayacağınız gibi binlerce yıl önce kurulmuş olan şehirde konforlu gezmek diye bir şey söz konusu olmuyor. Şehir eski ve yeni Mardin olarak 2 farklı şekilde anılıyor. Yeni Mardin’de tahmin ettiğiniz üzere görülmeye değer herhangi bir şey yok. Burada günümüz hayat şartlarına göre şekil almış bol AVM’li bir bölge görebilirsiniz. Ancak asıl gezilecek yerler dağlık bir bölgeye kurulu olan “Eski Mardin”de. Eski Mardin’de sokaklarda bebek arabasıyla rahatça dolaşmak imkansız. Mardin Gezi Rehberi’nde bahsedeceğimiz meşhur 1. Cadde dışında her sokak merdivenli, dik ve yokuşlu. 1.Cadde’de ise dar kaldırımlar ve taşlı yollar size ‘merhaba’ diyor 🙂 Dolayısıyla çocuğunuz küçükse kanguru takarak gezmeniz gerekiyor. Biz bebek arabasıyla fazlasıyla zorlandık ve bazı yerlere çıkamadık.
Mardin’de En Rahat Nasıl Gezilir?
Eğer Mardin’e uçakla geldiyseniz araba kiralamanızı tavsiye ederiz. Özellikle Midyat Mor Gabriel, Dara Antik Kenti, Deyrulzafaran gibi yerlere gitmek için size kolaylık sağlayacaktır. Eski Mardin’de gezeceğiniz yerler birbirine yürüyüş mesafesinde. Zaten 1.Cadde trafiğe tek yön açık ve büyük bir park problemi var. Bu sebeple 1.Caddeye gideceğiniz gün caddenin başına veya sonuna aracınızı park edip yürümeniz en rahat yol. Cadde boyunca park alanları var ancak kapasite az olduğu için pek yer bulmak mümkün olmuyor. Mardin Müzesi’nin orada bulunan 1 adet kapalı otoparkta da yer bulabilen elimize mum diksin 🙂 Bu durumlar bizi oldukça zorladı ve yer yer sinirden pek sevimliydik doğrusu 🙂
Mardin’de Konaklama
Eski Mardin bölgesinde birçok tarihi konak butik oteller bulunuyor. Bunlardan pek azının kendi otoparkı var. Otel seçerken otoparkı olup olmadığını varsa kapasitesinin yeterli olup olmadığını iyi araştırmanızı öneririz. Zira bazı otellerin aracı kaldırıma park ettirip sonrasında polislerin cezasıyla sizleri başbaşa bıraktıklarını biliyoruz. Bu sebebe ek olarak çocukların daha ferah bir ortamda rahat edeceği düşüncesiyle biz Ramada Plaza by Wyndham Mardin’i tercih ettik. Otelimiz Eski Mardin’e araçla 4-5 dk mesafedeydi ve en önemlisi otopark sorunu yaşamadık.
Mardin’den Ne Alınır?
Mardin’in en meşhur yiyecekleri mavi renkli badem şekeri ile Süryani Çöreği. Bu 2 ürünü adım başı görebilmeniz mümkün ve denemenizi tavsiye ederiz. Bunların dışında Mardin’e gitmişken ne almalıyım başka diye düşünürseniz, Dibek Kahvesi’nin de burada meşhur olduğunu bilmenizi isteriz. Badem şekeri, rengini Lahor Ağacı’nın kök boyasından alıyor ve zaman geçtikçe rengi maviden beyaza dönüyor. Bu sebeple hayalet şeker de deniyor.
Mardin’de Gezilecek Yerler yazımızda görüşmek üzere 🙂 Keyifli Seyahatler…
Comments 1