Ülkemizin cennet köşelerinden biri olan Kapadokya hakkında bilgi edinmek, Kapadokya’ya gitmeden önce yapılması gereken ilk şey bize göre. Göreceğiniz güzellikler karşısında önceden hazırlıklı olmanız gerek. Zira birazdan okuyacağınız bölge, Times Gazetesi listesinde dünyanın en güzel beşinci yeri seçildi. Hazırsanız Kapadokya hakkında kısa bilgiler ve mutlaka görmeniz gereken 10 yer başlıyor!
Kapadokya, çevresinde bulunan yanardağların püskürttüğü lav ve volkanik kayalarla oluşmuş, daha sonra da yağmur, akarsu ve rüzgarla şekillenmiş bir bölgedir. Peribacalarının oluşumunda gözle bariz farklar göremesek de günümüzde hâlâ şekillenmeye devam ediyor. 200 sene önce Kapadokya’yı gezmiş biri şimdi tanıyamaz yani o derece 😀 (denemesi bedava) Peribacaları ise kolay şekil alan alt kısım ve -şapka gibi duran- sert üst kısım şeklinde iki bölümden oluşuyor. Kapadokya’da bu oluşumu görmek için özel bir çaba harcamanıza gerek kalmıyor. Her yerde peribacalarına rastlayabiliyorsunuz.
Bölgede yaşayanlar da bu durumdan nasiplenmiş. Kolay şekil verilen tüflerin içi insanlar tarafından oyularak mağara, ev yada sığınak olarak inşaa edilmiş. Biz bu şekilde yapılmış birkaç ev gezdik. Evler yazın sıcağında klimalı gibiydi. Kışın da sıcak olduğunu söylediler.
Kapadokya adı verilen alan aslında çok geniş. Nevşehir, Niğde, Kayseri, Aksaray ve Kırşehir’i kapsıyor. Ancak turistik olarak daha çok gezilebilecek yerler Ürgüp, Göreme ve Uçhisar çevresinde yer alıyor.
Bütün gün aklınızı başınızdan alacak manzaralar seyredip, yeraltı ve yerüstü bir sürü oluşum inceleyeceğiniz yetmiyormuş gibi bölgeyi daha da özelleştirmek için Balon turları düzenliyorlar. Hiç tereddütsüz şunu söyleyebiliriz ki insan ölmeden önce mutlaka Balon manzarası eşliğinde Kapadokya’yı görmeli. Efsane ötesi bir manzara ve etkinlik. Burada anlatmaya doyamayız 😀 Ama ayrıntılarını okumak isteyenleri şu yazımıza alabiliriz.
Şimdi gelelim Kapadokya’da hakkındaki detaylara…
Kapadokya Çocukla Gezmeye Uygun Mudur?
Aslında hayır 😀 Bölge genel olarak bir açık hava müzesi. Birbirinden eşsiz manzaraları her yerden seyredebiliyorsunuz ve bunun için bir çaba harcamanıza gerek yok. Ancak, peribacalarını yakından görmeye ya da yeraltı şehirlerini gezmeye gelince işin rengi değişiyor.
Kapadokya hakkında bilgi araştırırken en çok merak ettiğimiz şey bebek arabasıyla nasıl gezileceği konusuydu. Gidip döndükten sonra lafı dolandırmadan açıklayabiliriz ki bebek arabasıyla rahat gezmek çok zor. Doğal bir oluşum olduğu için haliyle çok da bir konfor beklememek lazım. Girdili çıktılı, yokuşlu, kumlu yollar sizi bekliyor olacak. O sebeple en güzel seçenek tabi ki kanguruyla gezmek. O da biraz nefesinize kuvvet gerektiriyor. Bizim şansımız Derin bu seyahatte bizimle yürümeyi kabul etti ve çoğu zaman kanguru ya da bebek arabasına gerek kalmadı.
Aşırı zorlayıcı yerleri zaten aşağıda yazdık. Ama şunu söyleyelim ki bütün yeraltı şehirlerini baştan elemeniz gerekiyor. Biz Derin yokken bile daha önce yeraltı şehirlerini gezerken zorlanmıştık. Bu seyahatte denemedik bile.
E yani her yerde çocukla rezil mi olacağız?
Tabi ki hayır. Bazı özel noktaları çocukla da gayet rahat gezebilirsiniz. Örneğin Göreme Açık Hava Müzesi gibi yerleri peribacalarının içlerine çok girmeden gezebilirsiniz.
Kapadokya’yı Kolay Gezmek İçin…
Arabanız olması gerekiyor. Arabayla gelmediyseniz bile mutlaka araba kiralamanızı öneriyoruz. Böyle bir şansınız yoksa da orada bulabileceğiniz çeşitli turlara katılmanız gerekiyor. Geniş coğrafyayı başka türlü kolay gezme şansınız bulunmuyor.
Pahalı Bir Yer Mi?
Evet biraz pahalı. Yemek yiyeceğiniz, oturup bir şeyler içeceğiniz mekanı, önceden araştırmazsanız gereksiz paralar ödemek durumunda kalabilirsiniz. Otel fiyatları da özellikle Göreme‘de çok pahalı ama Ürgüp‘te çok daha uygun konaklama seçenekleri mevcut. Bizim uygun fiyatlı konaklayıp memnun kaldığımız bir otel var. Eğer incelemek isterseniz otel hakkındaki detaylı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Pahalı bir şehir olmasına rağmen bizi çok etkileyen bir detayı var ki o da otoparkların her yerde ücretsiz olması. Bu kadar turist ağırlayan bir yerde böylesine bir gelirden vazgeçilmesini takdir ettik.
Gezilecek Yerler
1. Üç Güzeller
Peribacalarının en ünlüsü, biblosu yapılan, şaraplara resmi çizilen, simgeleşmiş oluşum bu Üç Güzeller’dir. Fotoğrafa dikkatlice bakarsanız prensesin taşlaşmış bedenini görebilirsiniz. 😀 Tabi bu bir efsane ama oluşuma daha anlamlı bakmanızı sağlıyor. Üç Güzeller’i her gören bir efsane üretmiş ama en yaygını şu: Efsane dedin mi hemen bir kral kızı gelir ya bu da öyle başlıyor.
Hikayeye göre kralın kızı bir çobana aşık olmuş. Kral bu evliliğe izin vermemiş. Prenses çobana kaçmış ve bir de çocukları olmuş. Kral bu durum karşında çok sinirlenmiş ve kaleye bir daha geri dönememeleri için her tarafa asker salmış. Prenses bir gün Allah’a, bir mucize olup bu işkenceden kurtulması için yalvarmış. Allah da hemen oracıkta üçünü taşa çevirmiş ve kurtulmuşlar. Görünüş itibariyle önde duran çoban, arkadaki prenses ve küçük olan da çocuklarını temsil ediyor.
Üç Güzeller, Ürgüp yakınlarındaki bir bölgede yol kenarında yer alıyor. Görmesi bedava. Yoldan geçerken hemen durup fotoğraf çekilebiliyorsunuz.
2. Güvercinlik Vadisi
Uçhisar’da bulunan bu vadi, güvercinlere yuva olmasıyla biliniyor. Hem görsel güzellik sağlamış hem de işe yaramış bir yer yani. Vadiye dikkatlice baktığınızda küçük küçük bir sürü oyuk göreceksiniz. Bu oyuklar insanlar tarafından güvercinlere yuva olması amacıyla yapılmış.
Vadiden gün batımı izlemek ve Uçhisar Kalesi’nin güzel fotoğraflarını çekmek için yararlanabilirsiniz. Burası da aynı Üç Güzellerde olduğu gibi ücretsiz ve yol kenarında görülebilecek yerler arasında.
3. Kadıkalesi
Ürgüp’ün merkezinde yer alan Kadıkalesi, Kapadokya’nın en büyük tarihi yerleşim bölgelerinden. Selçuklular zamanında Kadıkalesi, baskınlardan korunmak için sığınak olarak da kullanılmış. Bölgede birçok geçit, sığınak ve barınak görmüş olacaksınız.
Kadıkalesi’nin hemen önünde bulunan otoparka aracınızı ücretsiz bir şekilde park edebiliyorsunuz. Ancak kayalara tırmanırken çok dikkat etmelisiniz. Zira çok küçük merdivenler ve zorlu yokuşlardan oluşuyor.
4. Uçhisar Kalesi
İçinde Güvercinlik Vadisi’nin de yer aldığı Uçhisar bölgesi, Kapadokya’nın en turistik yerlerinden biridir. Kale ise Kapadokya’nın en yüksek yeri olduğu için ayrı bir önem taşır. Eğer Kapadokya’yı baştan aşağıya yukardan görmek isterseniz bu kalenin tepesine çıkmanızı tavsiye ediyoruz.
Kale çevresinde birçok restaurant ve otel bulabileceğinizden bu bölge ayrı bir önem taşıyor.
5. Paşabağı
Peribacaları oluşumlarını yakından görebileceğiniz muhteşem bir açık hava müzesi. Paşabağı’nın en güzel özelliğiyse ücretsiz gezilebilmesi 😀 Benzer özellikler taşıyan Zelve ve Göreme açıkhava müzelerine para vermek istemezseniz Paşabağı’nı görmeden Kapadokya’dan ayrılmayın deriz.
Paşabağı’nda aynı zamanda deveye ya da ata binebilir, otantik pozlar çekilebilirsiniz 🙂
6. Zelve Açık Hava Müzesi
Kapadokya’nın en ünlü müzelerinden biri de Zelve’dir. Giriş için müzekart kullanabiliyorsunuz. Eğer müzekartınız yoksa da giriş ücreti 65 TL. Biletinizi oraya gittiğinizde gişeden ya da buraya tıklayarak online alabilirsiniz.
Zelve’nin içinde geniş bir araziye yayılmış bir sürü oluşum göreceksiniz. Peribacalarının içine girebilir, geçitlerden geçebilir ve eski dönem yaşanmışlıklarından kalıntılar görebilirsiniz. Müze, bebek arabasıyla çok kolay gezilemiyor. Ancak peribacalarına tırmanmadan gezimi tamamlarım diyorsanız, bebek arabası çok da dert olmayacaktır.
Kapadokya’nın en güzel oluşumlarını bir araya toplaması bakımından Zelve Açık Hava Müzesi’ni kesinlikle tavsiye ediyoruz.
7. Göreme Açık Hava Müzesi
Tıpkı Zelve gibi peribacalarının içlerine kadar girebileceğiniz bir müze daha! Aslında Kapadokya’da genel görüntü birbirine benziyor olsa da bölgesel olarak peribacaları oluşumları değişiklik gösteriyor. Göreme’yi Zelve’den ayıran özellik tamamen oluşumlar arasındaki farktan ibaret. Ancak burası Zelve’den daha büyük, engebeli ve Kapadokya hakkında bilgi veren en güzel yer.
Giriş ücreti 15 TL ve müzekartlılara ücretsiz. Müzenin içindeki peribacalarından yapılma zindanlar, ocaklar, mezarlar ve kiliseler göreceksiniz. Geçmiş dönem yaşantılarına daha yakından şahit olabileceğiniz için bize göre en etkileyici yerlerden birisi. Görmeden dönmeyin deriz.
8. Dervent Vadisi
Öncelikle Vadi’yi tepeden görmenizi daha sonra yanına inmenizi öneriyoruz. Çünkü Dervent Vadisi’nin bulunduğu bölge size yukarıdan muhteşem bir manzara sunuyor. Arabanızı yol kenarında park edip rahatça fotoğraf çekebiliyorsunuz. Daha sonrasında aşağıya indiğinizde fotoğraf için daha az olanak karşınıza çıkıyor.
Dervent Vadi’sinin en meşhur oluşumu deve şeklindeki peribacası. Yol üstünde olduğu için uğrayıp birkaç fotoğraf çekmek kolay oluyor.
9. Aşıklar Tepesi
Diğer adıyla Aydın Kırağı olan bu tepe, Göreme’yi tepeden görmek için harika bir nokta. Ama tepeyi günün herhangi bir saatinde gezmektense gündoğumunda ziyaret etmenizi öneriyoruz. Çünkü burası, gündoğumunda gerçekleşen balon turlarını seyredebileceğiniz en güzel yer.
Tepenin belli bir noktasına kadar arabayla çıkabiliyorsunuz. Daha sonrasında yürüyebildiğiniz kadar yürüyüp kendinize bir köşe belirlemeniz gerekiyor. Böylece balonların süzülüşü eşliğinde Göreme manzarası tam karşınızda olacak. Balonları izlemek için sabaha karşı 05:00 civarında gelmenize rağmen kalabalık olduğunu göreceksiniz. Bu sebeple uygun bir köşe veya uç nokta bulup oradan ayrılmamaya çalışın. Yoksa balon fotoğrafı yerine kaos fotoğrafı çekmek durumunda kalabilirsiniz.
Google Maps’te Aydın Kırağı olarak aratırsanız arabayla sizi tepeye kadar ulaştırıyor. Aşıklar Tepesi yazınca tuhaf yollar söylüyor bilginize 😀
10. Avanos
Kapadokya denilince akla çanak çömlek gelir ve Avanos da çömlek yapımı için en ideal yerdir. Avanos’ta çeşitli çömlek atölyelerine gidip çömlek yapımını izleyebilir, yapabilir ve satın alabilirsiniz. Bölge toprağının özelliğinden kaynaklı olarak kolayca şekil verilen çömlekler çeşitli amaçlar için kullanılabiliyor. Süs eşyası ve yemek gereçleri başta olmak üzere birçok çeşitte eşya görebiliyorsunuz. Bölgede bununla ilgili bir sürü satış mağazası da göreceksiniz.
Kapadokya hakkında bilgiler ve gezilmesi gereken yerler bunlarla sınırlı değil ancak biz en önemlilerini ve çocukla gezilebilecek yerleri sıraladık. Eğer zamanınız varsa yeraltı şehirlerini de mutlaka gezmenizi öneririz. Zamanında savaş ve baskınlardan korunmak için yapılmış bu şehirler için yerin bilmemkaç kat altına heyecanlı bir yolculuk sizi bekliyor olacak. Biz çocuk yokken buraları iyi ki gezmişiz. Çünkü çocukla çok zor gezilebilecek yerler maalesef.
Eğer Kapadokya’ya gitmeye karar verdiyseniz “Kapadokya’da Yapmanız Gereken 5 Şey” yazımızı okumadan geçmeyin!
Ülkemizin en önemli mücevheri olan Kapadokya’da harika zaman geçirmeniz dileğiyle,
Keyifli Seyahatler…